Bu evden içeri biyol girene,
Oh çekmek yasak;
Sofrasında tuz, lambasında gaz yasak!
Öyle bir evdir ki bu,
Hayale yakın, akla uzak;
Delibozuk kapıları
Toz bürüdü salkımsaçak;
Daha açık konuşalım:
Bizim evin merdiveni,
Bilemedin üç basamak.
Oturmuş kös dinleriz;
Kimimiz arif, kimimiz ahmak;
Bir babamız vardı katı yürekli,
Ektiğini biçemeden
Gürledi gitti.
Gazhane yollarından toplayıp
Kömür koydum mangala;
Şubat sonlarında bir kış gecesi;
Oy dingala dingala...
Yalın ayak, başı kabak
Anamız geldi;
Eğildik eteğini öptük:
Yolculuk iyi geçti mi, ana?
Harem-Salacak arasında
Denize düştüm;
Balıklar yanıma üştü.
Bir mavilik bir mavilik,
Bakınca kendimden geçtim.
Bu koku ne acaba?
Mangalda çarıklar pişti.
Sofraya çöktük, delik sahan delik sahan içinde;
Amanın Allah;
Üç yudum aldım,
Tükendi şişe;
Şişedeki zehir
Derdimi deşti.
Bir türkü söyledim ince,
Bülbüller cama kondu:
‘İki kol iki bacak
‘Hürriyetle yaşanır ancak.’
Hele anamı bir daha öpeyim;
Yarın sabaha kadar,
Kim ölecek, kim kalacak...
Sabah oldu, uyandık evcek;
Bir kız geldi kapıya:
Alacaksan al beni...
Alamam!
Kahkahanın bini bir paraya.
İşin doğrusunu bu kıza anlatamam;
İçtiğimiz su acı,
Gördüğümüz düşler felaket düşü,
Pencereden uzan da bak,
Bak da ağla;
Bir yatakta sekiz kişi...
Haydi seni aldık, diyelim;
Dokuz kişi bir yatağa sığıştık,
Nefes nefese...
Verem olduk, temsil;
Ne halt ederiz gayri?
İlişme bize,
Bozma keyfimizi;
Havalanmış mahalle kızı.
Metin Eloğlu
GARİP KUŞUN YUVASI
28 Eylül 2007 Cuma |
Gönderen
editör
|
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
BİZ KİMİZ
HASAN TAHSİN ÇETİN & MURAT SOLGUN
METİN ELOĞLU
.
ARŞİV
Popular Posts
-
Kötüymüş, cahilmiş; bunlar hep peşin hüküm… Dolmabahçe’ye yanaşın da –eğer yanaşabilirseniz- İyi niyetle şöyle bir kolaçan edin: Adam oturmu...
-
I Tavsayan bir rüzgârdaki hadilik Sudaki buğulanıma direniş Gece indi miydi Ot güne upuzuyor Geceye daha yıl var peki ne bu hırsız merdiveni...
-
Arkamdan laf etmişsin, sana yakıştıramadım; Beni rezil edip, bir köşeye kodu, demişsin... Dayını kışkırtacakmışsın da bir gece vakti; Parayl...
-
Bir ara çağdaş çağdaş tüttü; Caydı, Taşdevrince tüttü… Cami-ül Ezher’e devam eti bir ara; Hac’a gitti, Holivut’a gitti… Kâh ferace-yaşmak, k...
-
Günler günleri kovaladı, aylar ayları; Sabah karanlığında, öğle üstü, geceleyin Aşk yılları, Öğrenim yılları; Pembe yıllar başımın tacı, Zif...
-
Sevgili Şermin, Hayrünnisa, Saadet Hanım; Bu memlekette aydın karı yok! diyen efendiler; Geçerken şöyle bir uğrayın perşembeleri, Vallah to...
-
Beşiktaş’ta Kürt Bekir’in kahvesi, Gözönünde helalinden bir deniz; Aylardan temmuz; ağustosla haziranın arası. Biraz ötede hayal şehir, Anad...
-
Bunu anlasa anlasa Muhammet anlar Hatçe’si bir güzeldi de Senle ben ikimiz değil miydik Denizin İstanbul’a geldiği aylar Maydanoz kaç parayd...
-
Akşamüzeri balkona kuruldu muydu Bacak bacak üstüne atıp cigarayı da yaktı mıydı Şeytan diyor ki git, saçlarını dola eline Bir sille bir tar...
-
Hışmılismirrahilezeliharamisnan Izillakeysülehibbilibnetucanan Delivehmileşünahretinemilezan Şahkisansabirzeytülsattaraban Metin Eloğlu
0 yorum:
Yorum Gönder